DİSLEKSİ’DE PROPRİOSEPTİF (DERİN DUYU) TEDAVİSİNDE TEMEL İLKELER
12 Mayıs 2016
Okumada güçlüklere neden olan disleksinin pek çok tedavi yöntemi mevcuttur. Son yıllarda gittikçe önem kazanan propriosepsiyon (derin duyu) tedavisi temel olarak 4 bölümden oluşur:
- Prizmatik gözlük kullanımı,
- Proprioseptif tabanlık kullanımı,
- Dikkat edilmesi gereken postür özellikleri,
- Günlük olarak uygulanması gereken egzersizler.
Bu dört faktörün her biri propriosepsiyonu (derin duyu) etkileyerek tedaviye katkıda bulunur. Bu nedenle, bütüncül olarak uygulanmaları önem taşır.
Bu tedavi, diğer uygulanacak yöntemler (özel eğitim, psikolojik/psikiyatrik destekler, aile desteği vb.) ile birlikte bütünleyici ve ek bir tedavi olacaktır. Tedavi esnasında diğer desteklere de devam edilmelidir.
Genellikle sorunlarını yenmek için önemli bir çaba gösteren, normal ve bazen de normal üstü zekaya sahip disleksik çocuklar için, bu yöntemin uygulanması ek bir takım çabalar ve zorluklar getirecektir.
Tedavi, bir takım reflekslerinin tekrarlanması üzerine kurulduğu için, ancak devamlı ve düzenli bir şekilde uygulandığı takdirde başarılı olacaktır. Bu tekrarlar için de, ailenin ve eğiticilerin güçlü bir desteği gerekir. Tedavi yöntemlerinin gerektiği gibi uygulanmaması, ya da zaman zaman bir takım gevşetmeler yapılması ya da kısmi uygulamaların başarı üzerine olumsuz etkileri olacaktır.
Tabanlık: Ayakkabıların içine yerleştirilen ince tabanlıklar, özellikle vücudumuzun alt ekstremitelerinde (bacaklar)olabilecek kasılmaları engeller. Böylelikle, buralarda oluşan kramplar ve buna bağlı hareket etme ihtiyacı azalır. Bu da yorgunluğun azalmasına katkı sağlar.
Prizmatik Gözlükler: Camdan geçen görüntü/ışında sadece bir kaç derecelik bir sapmaya neden olurlar ve bu hassas işlevleri nedeniyle küçük teknik problemler dahi etkilerini azaltabilirler. Çerçevenin kaş kavsini takip eder şekilde eğimli olması, her yöne bakışta etkili olmalarını sağlar. Camların göze olan mesafesi ise optimal bir etki için önemlidir.
Bu gözlüklerin, sabahtan akşama, sürekli takılmaları gereklidir. Sadece çerçevenin kırılıp, kişinin zarar görmesine neden olabilecek sert bir takım spor vb. uygulamalar sırasında çıkarılabilirler.
En küçük bir deformasyon ya da duruş problemi sırasında gözlükçü tarafından tekrar ayarlanmaları gerekebilir.
POSTÜR: Özellikle çalışırken ve uyurken dikkat edilmesi gereken oturma, çalışma ve yatma şekillerine uymak da önemlidir.
Okuma-yazma için önerilen pozisyon:
Bio-mekanik etkiler:
- Gövde-üst bacak açısı açıklığı en az 110 derece.
- Doğru göz-masa mesafesi.
- Omurganın fizyolojik eğimlerine uyum.
Uyku Pozisyonu:
EGZERSİZLER: Proprioseptif (derin duyu) bozukluklar nedeni ile oluşmuş kas hipertonilerini (kasılma) düzeltmek amacı ile önerilmektedir. Her akşam mutlaka ebeveynlerden birinin gözleminde yapılmaları gerekmektedir. Kaliteli bir abdominal (karın )solunum geliştirmek hedeflenmektedir.
Postüre dikkat edilmesi ve egzersizler çok hızlı bir şekilde günlük yaşantımızın bir parçası haline gelebilir. Ayrıca çocuklar gözlükler ve tabanlıklara çok çabuk uyum sağlayabilirler.
Şimdiye dek yapılan çalışmalarda, çocuklar tedavinin kısa zamanda kendilerini daha iyi hissetmelerini sağladığını ifade etttiler.